KAYIP VE YAS
Sevilen birisinin kaybedilmesine yönelik, üzüntü, uykusuzluk, iştahsızlık, kilo kaybı gibi reaksiyonlarla kendini gösteren ve bu kayba uyum sağlama sürecini içeren bir olgudur yas.
Anne-babanın boşanması ya da ebeveynlerden birinin vefat etmesi, sevgiliden/eşten ayrılmak ya da sevgilinin/eşin yaşamını yitirmesi, 1. dereceden yakın akrabalık ilişkisi bulunan insanların ölümü, yakın arkadaşların ölümü ve bu benzeri kayıplar, kişinin yas sürecine girmesine neden olabilir.
Yas sürecinde, herkesin gösterdiği tepki farklıdır. Ancak bireylerin genel olarak şu aşamaları yaşayarak uyum sağlamaya çalıştıkları düşünülmektedir;
Bireylerin, kayıp karşısında ilk olarak kaybı inkar etme reaksiyonu göstererek, durumu reddettikleri, daha sonrasında kaybın yaşanmasına karşı şiddetli bir öfke göstererek, "neden benim başıma geldi" gibi bir sorgulama yaptıkları, daha sonrasında durumu değiştirememeye yönelik gelişen bir suçluluk ve çaresizlik hissiyle depresyon yaşadıkları ve son olarak durumu kabullenip, yaşamlarına devam ettikleri gözlemlenmektedir.
Bu sürecin, normal bireylerde en fazla 6 ay sürmesi beklenmektedir. Ancak bireyin kişilik özelliklerine, öğrenmiş olduğu baş etme stratejilerine göre değişmektedir.
Yas Sürecinde Psikolojik Destek
Yas sürecinde psikolojik desteğin amacı, kişinin içinde duyduğu üzüntüyü etkin bir şekilde dışa vurmasını sağlamak ve son duruma adaptasyon sürecini hızlandırmaktır.